Prime'a abone ol

Ücretsiz üye olun

  • Favori makalelerinize hızlı erişim sağlayın

  • Son dakika haberleri ve favori sürücülerle ilgili bildirimleri yönetin

  • Yorumlarınızla sesinizi duyurun

Motorsport prime

Premium içeriği keşfedin
Prime'a abone ol

EDİSYON

Türkİye
Son dakika

Sebastian Vettel'in 2011'deki en iyi 10 anı

Sebastian Vettel'in ikinci şampiyonluğu, sadece iyi takım-araç kombinasyonuyla değil, harika sürüşüyle ve yoğun çalışmasıyla da gerçeğe bu kadar erken döndü. Autosport'tan Edd Straw'un hazırladığı Vettel'in en iyi 10 anına bir göz atalım;

10. Pirelli Lastik Testi

Dört şampiyonluk adaylı Abu Dhabi'den şampiyon olarak çıkmasının beş gün ardından Vettel Pirelli lastik testi için yeniden piste çıkmıştı. Yeni lastiklerle iki gün sürüş yapan birkaç pilottan biriydi.

Bazı rakipleri yorucu bir şampiyonanın ardından dinlenmeyi ve işi fabrikaya göndermeyi seçerken Vettel ve ekibi bu zamandan itibaren kendini 2011'e adamaya başlamıştı. Yas Marina'da attığı 144 tur takımın lastikleri en iyi ve en erken anlayan takım olmasında büyük etki yapmıştı.

9. Nurburgring'de mal kurtarma

Formula 1'de şöyle bir söz vardır, şampiyonluğu kötü günlerinizde kazanırsınız. Şampiyon olmak için en kötü durumlarda bile pilotların en iyisini yaparak alınabilecek her bir puanı alması gerekir. Vettel'in kendi evinde yaptığı da buydu. Nurburgring'de çıkan 12 puan Vettel'in şampiyon olmasını sağlamadı, ama Alman pilotun istikrarını sürdürdü.

Bütün hafta boyunca yarış kazanacak durumda olmayan Alman pilot bu sene için felaket olarak nitelendirilebilecek gridde üçüncülükten sonra Alonso'yu kovalarken spin atmış, ancak zaman kaybına rağmen aracın limitlerini zorlayarak dördüncü sırayı elde etmişti.

Tabi bu Vettel için 'felaket' sayılan dördüncülük, diğer adayların, hatta takım arkadaşlarının bile neredeyse sezonda ortalamasından farklı değildi.

8. Melbourne'da Button'ı geçmesi

Vettel Melbourne'da ilk kez pite girerken Hamilton onun çok gerisinde değildi, Alman pilot, pit çıkışında kendisini Jenson Button'ın arkasında buldu ve hızlı davranması gerektiğini biliyordu. DRS alanına girmek için bir tur bekleyemeyeceğini bilen Vettel dördüncü virajda bulduğu şansı kullandı ve dışarıdan Button'ı geçmeyi başardı. Hız avantajı yok değildi, ama bu 2011'de en iyi olacağının pistteki ilk işaretiydi.

7. Jerez'de DRS'in efendisi olması

Vettel DRS'i virajdan çıkar çıkmaz aktive etmenin özellikle sıralamalarda saniyenin yüzde birlerini kazandıracağını biliyordu. Jerez'deki ikinci sezon öncesi testlerde Vettel bu konuda çok çalışarak DRS'in efendisi olmuştu.

Glenn Freeman, Vettel'in bu performansını şu sözlerle nitelendirmişti; "RB7'nin virajların ardından nasıl hızlanmaya başladığını açıklamak için en iyi kelime piste 'ekilmiş' olsa gerek. Renault ve Ferrari'nin araçları çok kötü görünmese de hiçbiri Red Bull gibi piste bu kadar yapışmıyor. Vettel özellikle ikinci virajdan çıkar çıkmaz ayarlanabilir arka kanadını kullanabiliyordu. Hızlı sol virajlar 3. ve 4. virajlarda da açık kalıyordu."

RB7, egzoz beslemeli difüzöründen aldığı inanılmaz yol tutuşuyla DRS'i en iyi kullanan takım olmuştu.


6. Milan'a ziyaret

Bilin bakalım lastikleri daha iyi anlamak için Milan'a gidecek kadar yaptığı işi ciddiye alan pilot kimdi. Doğru, Vettel'di. Bu ziyaretten Pirelli Motor sporları patronu Paul Hembery bile etkilenmişti; "Onun buraya kadar gelmesinden etkilendim. Nasıl bir pilot olduğunu kavramamıza yardımcı oldu. Açıkça bizimle olduğu gibi bütün alanlarda böyle çalışıyor. Bize bu kadar soru soran başka bir pilot varsa o da diğer Alman'dır, şu daha fazla şampiyonluğu olan ve biraz daha yaşlı olan. Bunu ilginç bulduk."

Vettel bu merakıyla öğrendiği herşeyi Melbourne'da kullandı ve Red Bull Pirelli'ye en erken alışan takım oldu.

5. Monza'da pol

Yarış için ayarlanmış vites aralıklarıyla sıralama turlarına çıkan Red Bull, Vettel'in Monza'da polü alması için kelimenin tam anlamıyla kusursuz bir tur atması gerektiğini biliyordu, Vettel'in yaptığı da buydu. RB7'den tam verim alan Alman pilot 0.4 saniye ile Monza'da polü almayı başarmıştı.

Tabi ki bu farkın McLaren pilotlarının sorunsuz uçuş turu atamadığını düşünürsek tam doğru olduğunu söyleyemeyiz, ancak Lewis Hamilton'ın seanstan sonra dediği gibi buna rağmen Vettel dokunulmazdı, kimsenin tahmin edemeyeceği bir polü elde etmişti.

4. Spa performansı

Vettel Spa'ya inanılmaz bir puan farkıyla gelmişti, ancak rakiplerinin en azından zafer için umudu vardı. Normalde Monza ve Spa'da zorlanan takım iki hafta önce Monza'da polden kazanmayı başarmıştı ve şimdi en zor yarışa gelmişti sıra. Hamilton ve Alonso'nun iki zafere sahip olduğu, Button'ın ise şampiyonluk için bastıracağı pistte Vettel yine araçtan tam verim almalıydı.

Cumartesi günü Vettel polü aldığında bile rakiplerinin umudu vardı, Red Bull'un ön lastiklerinin kabarcıklandığını biliyorlardı. Bu kamber ayarlarının çok uçta olmasının sonucuydu. Takımın ayarları değiştirmek için pitten başlamayı bile düşündüğü bilinirken Vettel kazanmak istiyordu ve risk aldı, kendini yarı yolda bırakabilecek lastiklerle başladı ve takım arkadaşıyla erken yaptığı pit stoplardan sonra yine Red Bull bir numara oldu. Nico Rosberg'i geçerek geçiş yapabileceğini bir kez daha gösteren Vettel, yarışta bir daha geriye bakmak zorunda kalmadı.

3. Monte Carlo'da defans

Sezonun en prestijli yarışı olan Monako Grand Prix'sinde de Vettel kolay bir zafer kazanmadı. Lider olan Vettel, daha yeni lastikler kullanan Alonso ve onun arkasında üç pit yaptıktan sonra daha yeni lastiklerle gelen Button'ın baskısı altındaydı. 62. turun başında üçlü birlikte gidiyordu ve Vettel'in kendisine yöneltilen baskı altında saçma işler yapma eleştirisine cevap vermeliydi, Alman pilot defans yapmaya başladı. Vettel DRS alanlarında Alonso'nun yeterli hıza sahip olmaması için gaza doğru yerlerde dokundu.

72. turdaki kazanın ardından güvenlik aracı sayesinde pite giren üçlü taze lastiklerle finişe kadar gitti, Vettel, başarılı savunması sayesinde Monte Carlo'da zafere uzanmış oldu.

2. Barcelona'daki çıkış turu

Sezon başında hızlıca pitten çıkan pilotların taze lastiklerle önündeki yavaş araçları geçerek trafikten kurtulmak zorunda olduğuna alışmıştık. Barcelona'da pite liderlikten giren Vettel çıktığında önünde kalabalık bir trafik buldu. Çıkış turunda ise Button'ı ve Massa'yı ilk virajda geçmesinin ardından Rosberg'i geçen Vettel kazanmayı başarmıştı. Yarışı sadece 0.6 saniyeyle kazandığı düşünülürse bu turdaki performansı olmasaydı yarışı kazanamayabileceğini söyleyebiliriz.

1. Monza'da çimden alınan liderlik

Alonso Monza'da liderliği ele geçirdiğinde bu Vettel için kötü haberdi. Vites oranları nedeniyle DRS alanlarında dezavantaja sahip olacağını bilen Vettel bir an önce Alonso'yu geçmeliydi. Red Bull'un planı Alonso'yu pit stoplarda alt etmekti ancak Vettel risk alarak kazanmayı seçti ve beşinci turda Curva Grande'ye doğru Ferrari'nin yanına geldi. Alonso'nun Vettel'i çime doğru itmesi Alman pilotun geçişini engellemedi, yaklaşık 250 kmh ile pist dışına taşan Vettel Ferrari'yi orada geçti ve yarışı rahatça kazandı. Daha sakin bir şekilde kazanabileceğini bilen Vettel, artistik bir biçimde kazanmayı seçti.

Motorsport topluluğunun bir parçası olun

Yorumlara katılın
Önceki haber Massa yine Hamilton'a çattı: Öğrenmiyor işte!
Sonraki haber Güney Kore Grand Prix 2011 Cuma 2. antrenmanlar - McLarenlar zirvede

Öne Çıkan Yorumlar

Henüz hiç yorum yapılmadı. İlk yorum yapan olmak ister misiniz?

Ücretsiz üye olun

  • Favori makalelerinize hızlı erişim sağlayın

  • Son dakika haberleri ve favori sürücülerle ilgili bildirimleri yönetin

  • Yorumlarınızla sesinizi duyurun

Motorsport prime

Premium içeriği keşfedin
Prime'a abone ol

EDİSYON

Türkİye