Türkiye'nin pilotları yetişiyor

Orhon, küçük yaşlardan itibaren otomobile karşı bir merak duyduğunu, bu merak ve ilginin ailesinin desteği sayesinde tutkuya dönüştüğünü söyledi. Otomobil sporlarını yakından takip ettiğini ve 2 yıldır kendi yaş grubuna göre eğitim aldığını dile getiren küçük sporcu, anne ve babasıyla birlikte bütün yarışları kaçırmadan izlemeye çalıştıklarını vurguladı. Akranları sokakta oynarken, karting pistlerinde fırtına gibi esen Faruk Orhon, F1 yarışlarında, Kimi Raikkonen başta olmak üzere Michael Schumacher ve Fernando Alonso'yu çok başarılı bulduğunu dile getirerek, şöyle konuştu: "Karting pistlerine gelmekten büyük zevk duyuyorum. Kartingimi kullanmak ise bana büyük bir keyif veriyor. Haftada en az 2-3 kez antrenman yapıyorum. Bu, bana yetmiyor. Hep araca binmek istiyorum. Bu tutkuyu profesyonelliğe ulaşıncaya kadar sürdürmeyi hedefliyorum. Pistte çok farklı duygular yaşıyorum. Gelecekte, F1 pistlerinde Türkiye'yi temsil etmek istiyorum." '25 Küçük Adam' projesi kapsamında 28-29 Nisanda katıldığı ilk yarışında birinci olduğunu belirten küçük kartingci, bunun kendisini daha da motive ettiğini vurguladı. "RAIKKONEN'E BENZETİYORUM" Faruk Orhon 46 yaşındaki babası Haluk Orhon da 28 yıldır çeşitli dallarda aktif olarak otomobil sporlarıyla uğraştığını, oğlunun da bu alanda ilgi ve yeteneğinin olmasının kendisini son derece mutlu ettiğini dile getirdi. Oğlunu, Kimi Raikkonen'e benzettiğini belirten Haluk Orhon, şöyle devam etti: "Raikkonen'in lakabı 'Buz Adam'dır. Faruk da çok soğukkanlı bir çocuk. Çocuklar, genelde yarışlarda aşırı derecede heyecanlanıyorlar. Ama Faruk, yarış anında da soğukkanlılığını koruyor. Bu da Faruk'a büyük bir avantaj sağlıyor. Oğlumun yeteneğini küçük yaşta keşfettim. Aslında bütün erkek çocukları genelde arabaya meraklı olurlar, ama Faruk'un merakı yaşıtlarından daha fazlaydı. Ben de oğlumun bu yeteneğini geliştirmesi konusunda elimden geleni yaptım. Faruk'un bu spor dalında başarılı olmasını çok istiyorum ve oğlumun başarılı bir F1 pilotu olarak görmeyi hayal ediyorum. Otomobil sporlarında başarılı olmasının yanında iyi bir tahsil alması konusunda da kararlıyım. Çünkü yabancı dili olmayan bir F1 pilotu düşünemiyorum." "OĞLUMUZLA GURUR DUYUYORUZ" Anne Safiye Orhon (45) ise genel olarak bu spor dalının tehlikeli olarak algılandığını belirterek, herkes gibi kendisinin de oğlunun bu spora ilgi duyması sebebiyle zaman zaman endişelendiğini söyledi. Otomobil yarışlarının, gerekli tedbirler alındığı takdirde çok zevkli bir spor dalı olduğunu dile getiren Safiye Orhon, şunları kaydetti: "Oğlumuzu bu spor dalına yönlendirdiğimiz için zaman zaman tepki almıyor değiliz. Ancak birtakım kurallar var. Bu kurallara uyulduğu takdirde söz konusu tehlikeler de ortadan kalkıyor. Ayrıca, yolda yürürken de başımıza kötü bir şey gelmeyeceğinin garantisi yok. Önemli olan kurallara uymak, disiplinli çalışmak, istikrarlı olmak ve iyi örnekleri hedef seçmek. Oğlumuzla gurur duyuyoruz ve başarılı olacağına inanıyoruz." TurkiyeF1.Com