Birleşmiş Milletler, Mandalika cadde pisti ile alakalı suçlayıcı raporlar yayınladı

MotoGP yönetimi, 2019’da burada yarış yapılması için 3 senelik bir anlaşma imzalamıştı ve planlanan ilk yarış 2021’de yapılacaktı. Kağıt üstünde 2021 takviminde yer alsa da pandemiden ötürü bu sezonun yarışı iptal edilmişti. Lombok adasındaki bu pist, 3 milyar dolarlık dev bir turizm projesinin parçasıydı.

Bu proje kapsamında adaya oteller, tatil tesisleri ve golf sahaları gibi birçok yatırım daha yapılmıştı. MotoGP, sezon sonu burada bir test yapmayı planlarken; Superbike'ın da Kasıma yılında buradaki ilk yarışı düzenlemesi hedefleniyor.

Birleşmiş Milletler yoksulluk ve insan hakları uzmanı Olivier De Schutter tarafından yayınlanan raporda Schutter; pistin yapımında evlerin, tarlaların, su kaynaklarının kültürel ve dini merkezlerin yıkıldığını veya büyük hasar aldığını belirtirken, adadaki yerel halkın evlerinden kovulduğunu belirtti.

Ada sakinleri, tehdit edilerek zorla evlerinden çıkarıldıklarını belirtirken; bilgilerin ‘güvenilir kaynaklardan’ geldiği de aktarıldı.

Bu turizm projesine gelen yatırımlar ve proje, Asya Altyapı Yatırım Bankası’nın sorumluluğundaydı. Rapor, Asya Altyapı Yatırım Bankası’nı ‘suç ortaklığı’ ile suçlayarak insan hakları ihlallerini önlemede başarısız kaldıklarını dile getirerek eleştirdi.

Raporda konu hakkında ‘’Adada ciddi insan hakları ihlalleri yaşanırken; AAYB ve ortakları bunu göz ardı edip, normal bir şekilde çalışmaya devam edemezler.’’

‘’Onların önlemeyip, üzerinde bile durmadıkları bu ihlaller; çok büyük ve farklı konularda suçlar işlenmesine yardımcı olmuştur.’’ ifadeleri kullanıldı.

De Schutter ise ‘’Mandalika projesi, Endonezya’nın insan hakları ve sürdürülebilir gelişme hedeflerine bağlılıklarını gösteren takdir edilesi ifadelerini ve ülkedeki insan haklarını sorgulamamıza neden oluyor.’’

‘’Devir, bütün halkın faydalanacağı pistler ve oteller yapma devri, sadece işletmelerin para kazanacağı pistler ve oteller yapma devri değil.’’

‘’Endonezya Devleti’ne bu projelerin insan hakları ihlallerine yer vermeden yapılmasına dikkat etmelerini, AAYB ve diğer gizli markalara da böyle ihlallere katkı da bulunmamalarını ısrarla tavsiye ediyoruz.’’ diye ekledi.