Ücretsiz üye olun

  • Favori makalelerinize hızlı erişim sağlayın

  • Son dakika haberleri ve favori sürücülerle ilgili bildirimleri yönetin

  • Yorumlarınızla sesinizi duyurun

EDİSYON

Türkİye Türkİye

Yorum: F1'de dijital devrim bir yana, öncelik daha iyi yarış olmalı

Şu sıralar Formula 1'in yeni sahibi Liberty Media'nın dijital bir devrim yaratacağı haberleri söz konusu. Jonathan Noble ise bunun yerine öncelikle ortaya iyi bir yarış konması gerektiğini savunuyor.

Kimi Raikkonen, Ferrari SF16-H
Daniil Kvyat, Scuderia Toro Rosso
Felipe Massa, Williams FW38 Mercedes, Kevin Magnussen, Renault Sport F1 Team RS16 Valtteri Bottas, W
Nico Rosberg, Mercedes AMG F1 W07 Hybrid ve Daniel Ricciardo, Red Bull Racing RB12
Fernando Alonso, McLaren MP4-31
Lewis Hamilton, Mercedes AMG F1 W07 Hybrid
Lewis Hamilton, Mercedes AMG F1 W07 Hybrid
Lewis Hamilton, Mercedes AMG F1 W07 Hybrid
Lewis Hamilton, Mercedes AMG F1 W07 Hybrid
Lewis Hamilton, Mercedes AMG F1 W07 Hybrid
Max Verstappen Red Bull Racing RB12
Nico Rosberg, Mercedes AMG F1 W07 Hybrid
Nico Rosberg, Mercedes AMG F1 W07 Hybrid
Nico Rosberg, Mercedes AMG F1 W07 Hybrid

Daha fazla sponsor, daha fazla yarış, daha fazla paralı televizyon kanalları, bahis, daha fazla dijital bozulma, sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik...

Liberty Media, Formula 1'i satın alışından sonra sporda geliştirilmesi gereken alanlara ve gelir artırmaya yönelik vizyonunu paylaşmıştı.

Bahsi geçen alanlar: F1'in zamanın oldukça gerisinde kaldığı sosyal medya ve dijital dünya gibi alanlar tabii ki.

Fakat, Liberty'nin geliştirilmesi gerektiğini düşündüğü ve her F1 hayranın da görmek istediği şey: daha iyi bir yarış.

Şunu bir kabul etmek lazım: F1'in Mercedes tarafından domine edilmiş olması ve alt seviye takımların sürprizlerle çıkagelmesinin imkansızlaşması, F1'in bu çağının, tarih kitaplarında en iyi çağ olarak zikredilmeyeceğini gösteriyor. 

Bunun yanı sıra 2017'de yapılacak kural değişikliklerinin işleri daha da kötü hale getirebilecek olması da söz konusu.

İstenen şey başarılı bir F1 ise, öncelik verilmesi gereken şey iyi bir yarış sunmak olmalı. Kimse pazar günlerini geçit töreni izlemek için harcamıyor; insanlar pistte savaş görmek istiyor.

Her turda farklı bir geçiş olsun demiyoruz fakat bazı şeylerin tahmin edilemez olması işleri heyecanlı kılacak ve yarışın kaderi ilk virajın çıkışında belirlenmiş olmayacak.

2016 sezonu oldukça olaylı geçti fakat çok fazla mükemmel yarış göremedik.

Lewis Hamilton ve Nico Rosberg'in İspanya ve Avusturya'daki kazası, Max Verstappen'in inanılmaz Barcelona zaferi, podyum için verilen savaşlardan daha çok akıllarda kalacak.

Heyecanlı geçen yarışlar ise sadece Monaco, Avusturya ve Singapur idi. Diğer tüm yarışlarda Mercedes'in liderliğe demirleyeceğini ve Red Bull ya da Ferrari'nin üçüncü olacağını biliyorduk. Starttan 10 saniye sonra da podyumun aşağı yukarı şekilleniyor olması da ayrı bir konu.

Bir de MotoGP'ye bakın. MotoGP'de sonucun ne olacağını bilmek neredeyse imkansız çünkü her yarışta Marc Marquez, Jorge Lorenzo, Valentino Rossi ve Ducati sürücüleri arasında inanılmaz bir mücadele görüyoruz. 2016 MotoGP sezonunda tam 8 farklı birinci gördük; bu da MotoGP'nin, alt seviye takımların da birinci olabildiği heyecan verici bir seri olduğunu gösteriyor.

F1, bu içler acısı duruma rağmen hala en popüler motor sporu olarak yerini koruyor. Bir de işlerin tersine döndüğünü hayal etsenize; her şey çok daha güzel olurdu.

Sonuçların tahmin edilemez oluşu, birinci olabilen daha fazla takım ve pilot, başarısız olabilen büyük takımlar gibi unsurlar işleri oldukça kızıştırırdı.

Eğer bu gerçekleştirilirse daha çok F1 hayranı, daha çok hayran etkileşimi ortaya çıkacak ve böylece daha çok kazanç sağlanacaktır.

Eğer ortada yarış olmazsa (ki olumsuz konuşanların 2017 hususunda haklı olmadığını ve yine Mercedes tekelinde giden yarışların olmayacağını umuyoruz) pistte neler olup bittiğinin bir önemi yok; sıkılmış insanlar size kazanç sağlamaz.

Şöyle bir sinema salonuna sahip olduğunuzu düşünün: dünyadaki en güzel binaya, en iyi dijital bilet alma sistemine, en iyi koltuklara, en iyi patlamış mısıra, en iyi ses ve görüntü sunan ekrana sahipsiniz fakat berbat filmler sunuyorsunuz; sonuç ne olurdu? Tabii ki salonunuza kimse adım atmazdı.

Fakat ortalama bir mekanda kendi mısırınızı satsanız da en iyi filmleri sunarsanız biletleriniz kapış kapış satılır.

Hıncahınç dolu bir salonunuz varken zaten her şey bu unsurun etrafında şekillenecektir.

Liberty Media için "şov"u göz ardı etmek ve pistte ne olursa olsun insanların paralı televizyon kanallarına ya da ekstra içeriklere para ödeyeceğini ummak -çünkü futbol için bunu yapıyorlar- büyük bir hata olacaktır.

Motorsport topluluğunun bir parçası olun

Yorumlara katılın
Önceki haber Perez, F1 kariyerini bir hafta içerisinde şekillendirecek
Sonraki haber Verstappen: Red Bull kötü startlar için bir çözüm buldu

Öne Çıkan Yorumlar

Ücretsiz üye olun

  • Favori makalelerinize hızlı erişim sağlayın

  • Son dakika haberleri ve favori sürücülerle ilgili bildirimleri yönetin

  • Yorumlarınızla sesinizi duyurun

EDİSYON

Türkİye Türkİye