Williams FW44'ü rakiplerinden ayıran şeyler neler?

Bu sayede, Williams FW44'ü şu ana kadar tanıtılan diğer araçlarla kıyaslama fırsatı bulduk.

Ön taraftan başlayalım. FW44'ün burnu, diğer araçlara göre daha çok kubbeli bir tasarıma sahip. Şasinin ucunda da benzer bir eğilim söz konusu.

Burun ucu ön kanada, birçok takımda gördüğümüz gibi ikinci planyadan bağlanıyor. Ana planyanın ortası, hava akımını burnun altına doğru yönlendirmeye yardımcı olmak için aşağı doğru sarkıtılmış.

Ön kanat için genel olarak lansman versiyonu diyebiliriz çünkü diğer araçlarda gördüğümüz bazı detaylar ön kanatta eksik durumda. Buna rağmen kenar plakası diğerlerine göre daha kıvrımlı duruyor.

Williams ayrıca, amaçlanandan farklı performans göstermeleri için ön fren kanalı ile tekerlek deflektörlerini ayrıştırmayı tercih etmiş. Williams ayrıca bir noktada karanlık tarafa katılmış gibi görünüyor. Ön fren hava girişleri adeta, Darth Vader'a benziyor!

Williams FW44

Photo by: Williams

Bu yıl herkesin dikkatini çeken şey, her takımın sidepod tasarımı konusunda nasıl farklı bir çözüm bulduğu oldu.

Williams için de bu bölüm oldukça farklı. Takım yeni aracında soğutmanın çoğunu aracın merkezine koymuş gibi duruyor. Çok daha büyük, dikdörtgen hava girişi ve arkasındaki büyük motor kapağı bunu kanıtlıyor.

Son senelerde Red Bull, AlphaTauri ve Alpine gibi takımların sahip olduğu daha merkez çizgisinin baskın olduğu tasarım, sidepod tasarımı konusunda takımlara daha fazla serbestlik sunuyor.

Bu açıdan FW44, tabana ve motor kapağı kaportasına mümkün olduğunca çabuk inen çok kısa ve dik bir sidepod ile öncüllerini takip ediyor. Sidepodların dar yapısı, şasiden çıkan iki yan çarpma direğini örtmek için kullanılan kabarcıklar sayesinde daha fazla ortaya çıkıyor (kırmızı ok).

Williams, kaynak kullanımını azaltmak için bu sezon ilk kez Mercedes vites kutusunu kullanacak. Aynı şekilde Mercedes vites kutusu kullanan Aston Martin gibi Williams da, çekme çubuklu arka süspansiyon düzenini seçti. Bu, cuma günü Mercedes W13 tanıtıldığında, onda da benzer çözüm göreceğimizi işaret ediyor.

Alt gövde, otomobilin kola şişesi bölgesine doğru son derece sıkı bir şekilde inceliyor. Bu, FW44'ün takımların daha çok V8 motorlar döneminde tercih ettiği, sarkan soğutma çıkışı çözümüne sahip olduğunu gösteriyor.

Alex Albon, Williams FW44

Photo by: Williams

FW44'te, tıpkı bir diğer Mercedes motorlu McLaren aracında gibi tek kollu arka kanat destek bağlantısı bulunuyor. DRS mekanizması da bu kola bağlanmış durumda. 

Tek destek kolu, kanat esneme testlerinde yeterince sağlam olması için daha ağır oluyor ancak diğer taraftan arka kanadın ana düzlemine tek bir yerden müdahale edildiği için aerodinamik açıdan avantaj sağlıyor.

Williams'ın tabanının arka uç kısmında bazı sensörler var gibi görünse de, şimdiden Aston Martin'de gördüğümüz 'fare evi' kapısının FW44'te de (mavi ok) göründüğünü söyleyebiliriz. Bu, tabanda ve difüzörde daha ekstrem yüzey geometrilerine sahip olmanın getirdiği zorlukların üstesinden gelmeye yardımcı olacak ve difüzörün kenarlarında oluşacak girdapları iyileştirecektir.