Teknik Analiz: McLaren zorlanıyor ancak gelişim devam ediyor

McLaren

McLaren ve Honda bu sene büyük gelişme kaydetti ancak Honda'nın kendi evi olan Japonya GP'sinin takım için zorlu geçeceğini biliyorlardı.

MP4-31 konsept olarak eski ve yeni Red Bull araçlarına çok benziyor. Daha önce Red Bull'da olan Peter Prodromou'nun aerodinamik yöndeki etkisi açık bir şekilde hissediliyor.

Bu, Red Bull RB12'nin en iyi şasilerden birisi olduğu düşünülürse kötü bir şey değil.

Ancak Suzuka pistinin yüksek ve orta hızlı virajları, sert fren noktaları Honda RA616H'nin çalışma şekline pek uymadı. Motorda yaşanan sorun aerodinami felsefesinin de çalışmasını engelledi.

Jenson Button "Sert fren noktaları ve düşük hızlı virajlarda oldukça güçlüyüz ancak çok sert fren olmayan virajlarda iyi değiliz. Aracın tabanı yere yakın değil bu yüzden işe yaramıyor." demişti.

McLaren pilotu, MP4-31'in öne doğru eğilimli yapısına dikkat çekti. McLaren bu şekilde ön kanatta downforce üretip difüzöre aktarıyor.

Bu karakteristik piste uymadı. Bu yüzden kabul edilmesi zor bir sonuç ortaya çıktı.

McLaren MP4/31 ön kanat, Japonya GP

Fotoğraf: Giorgio Piola

McLaren sezon boyunca performans bulmak için sürekli ön kanadını değiştirdi. Özellikle Singapur'dan beri ön kanat oldukça karmaşık bir yapıya sahip oldu.

Dikkat çekici şeylerden birisi de ön kanat flaplerinin iç tarafının ortasında yarıklar bulunuyor olması. Bu şekilde o flaplerden iki kat performans kazanılması hedefleniyor.

Her flap ucu, ön kanat merkez kanadının oluşturduğu Y250 girdabını düzenliyor. İlk başta bu yarıklar flapin en ucunda düz bir şekilde yer alıyordu. Son olarak ise bu tasarım geliştirildi ve bu yarıklar daha kıvrımlı bir hal aldı.

Bunun yanında ön kanat kenarının iç tarafında yer alan tünelin yanındaki alanın genişlediği görülüyor (Mavi çizgi). Bu sayede ana flaplerin altına giren hava akımı lastiklere ulaşmadan önce yeniden düzenleniyor.

Ayrıca griddeki diğer araçların aksine ön kanattaki tünel direkt olarak kanadın dışına yönelmiyor. Önden giren hava önce kanadın ortasına doğru ilerleyip daha sonra dışa doğru yönlendiriliyor.

Takımlar 2017 tasarımlarında ilerlemeyi sürdürürken McLaren'ın bu seneki tasarımını geliştirerek daha iyi anlamayı ve elde edeceği avantajları gelecek seneye aktarmak istediği çok açık bir şekilde görülüyor.

Haas

Haas, son seansa kalmayı başararak sadece Williams pilotlarını değil herkesi şaşırttı.

Son dönemde yeni ön kanattan verim almakta zorlanan Haas, sonunda yeni ön kanadı çalıştırdığının işaretini verdi. 

İlk defa Singapur'da görülen yeni ön kanat, takımın sezon başından beri kullandığı ön kanadın gelişmiş haliydi. Bir çok takımda görülen ön kanat parçaları, Haas'ın yeni ön kanadında da bulunuyor.

Singapur ve Malezya'da sorunlu olan ön kanadı sağlamlaştıran Haas, Japonya'da istediği sonuçları almaya başladı.

Haas F1 Team VF-16, ön kanat detay

Fotoğraf: Giorgio Piola

Yeni ön kanatta sarı ile gösterilen tam boyutlu bir yarık bulunuyor. Ön kanattaki yarıklar arasında ise yapısal bütünlük sağlayan dikey sabitleyiciler bulunuyor. Bu parçalar, hava akımında istikrarsızlığa sebep olacak olsa da, aynı zamanda o bölgeye pistten gelen çeşitli kalıntıların takılmasını engellemesi bekleniyor.

Kırmızı ile gösterilen 'r' kanatçığı ise, c şekline çevrildi. Bu parça ana plakaya bağlanmak yerine, üstteki aerodinamik parçaya bağlandı. Bu şekilde flaplere giden havanın temizlenmesi sağlanıyor.

Ön kanat kenarlarına diğer parçalara yardımcı olması ve tekerlere giden havanın düzenlenmesi için kıvrımlı yeni bir parça eklendi (Mor parça).

Son olarak ise üst flap ayar bölümü daha iç tarafa alınırken flap'in kenarlarına yarık eklendi.

Sauber

Son yarışlarda, maddi desteğin artmasıyla Sauber'de bir çok yeni parça görüldü. Radikal bir şeyler olmasa da takımın bilinen konseptlerle performansını geliştirmeye çalışıyor olması iyi bir şey.

Japonya'da takım bir çok parça denedi ve performansını geliştirmeyi sürdürdü. 

Sauber C35 splitter detay

Fotoğraf: Giorgio Piola

Sauber, bir çok takım gibi splitterda (Dağıtıcı) değişiklik yaptı. T-tepsisinin ucunda kenarlarda dikey kanatçıklar bulunuyor. Bu kanatçıklarla aracın altından geçen hava kontrol altına alınarak ortaya bölüme doğru yönlendiriliyor.

Sauber C35 bargeboard ve taban detay

Fotoğraf: Giorgio Piola

Sauber C35'in bargeboard'ları ise tamamen yeniden tasarlandı. Dış tarafın şekli tamamen değiştirildi. Taban kenarları artık düz değil, bunun yerine dikey tasarıma sahip.

Tabanın bu bölümünde yapılan değişikliklerle barge board yüzeyinin daha dik bir açıya sahip olması hedeflenmiş (sarı çizgi). Takım bu alandan daha fazla performans elde etmeye çalışıyor.

Renault

Renault Sport F1 Team RS16taban detay

Fotoğraf: Giorgio Piola

Renault bir çok takım gibi 2017 aracının gelişimine odaklanmış olsa da yine de daha önceden planladığı güncellemeleri getirmeye devam ediyor. Japonya'da bu yeniliklerden birisi daha piste çıktı.

Arka tarafta daha fazla yere basma kuvveti bulmak ve dengeyi geliştirmek için takım RS16'nın tabanın arka tekerleğin ön tarafına denk gelen bölümünde değişiklik yaptı.

İç tarafta yer alan iki dikey parça kaldırıldı. Bunun yerine daha ileriye iki parça eklendi. Bu parçalarla sidepod'dan gelen hava akımının toplanması hedefleniyor.

Bu parçanın üst bölümü daha dik yapıya sahipken arkasına r şeklinde yardımcı bir parça daha eklendi.

Arka tekerleğin ön tarafında kullanılan tüm bu parçalar ve yarıklar, arka lastiğin yük altında aşınması ve bozulmasıyla oluşan 'lastik püskürtmesi'ni kontrol etmek için kullanılıyor. Bu sayede lastikten kopan kauçuk parçalarının difüzör'ün verimliliğini azaltması engelleniyor.

Bu kanatçıklar ve yarıklar, otomobilin arka bölümündeki hava akımını düzenleyerek, difüzör üzerindeki olumsuz etkileri ortadan kaldırıyor. Böylece zirve performansı arttırılarak denge iyileştiriliyor.