Brundle: Yarışın patronu Vettel'di

Daha iyi stratejiye sahip olan Mercedes pilotlarına karşı, 39 turdur kullandığı ve en fazla 30 tur dayanması beklenen lastiklerle, hızlı ve dayanıklı bir performans sergileyen Vettel, Bahreyn'de galibiyete ulaşmayı başardı.

Vettel, Melbourne'de performans açısından geride kalmasına rağmen, Sanal Güvenlik Aracı'nın zamanında gelmesiyle şanslı bir zafer elde etmişti. Ancak Alman pilot, Bahreyn'de harika bir performans sergiledi ve kariyerinin en iyi yarışlarından birini çıkardı.

Mercedes'in iki pilotu ile birlikte, orta hamuru takarak tek pit stopa geçmesiyle, Ferrari'nin Vettel ile tek pit stop yapmaktan başka çaresi kalmadı. Buna rağmen Kimi Raikkonen ile iki pit stop yaparak Mercedes'i şaşırtmaya çalıştılar, ancak sol arka lastiğin değişmemesinin ardında Francesco Cigarini'ye çarpan ve ayağını kıran Raikkonen'in yarış dışı kalmasıyla bu şansı kaybettiler. Burada Kimi'nin herhangi bir şuçu yoktu, çünkü yeşil ışık yandığı anda debriyajı bırakmak zorunda.

İki saniyelik pit stoplar, eğitimli ve yetenekli, ancak hata yapabilen bu insanları ciddi bir baskı altına alıyor. Hangi İtalyan mekaniker, lider giden bir Ferrari'nin yarışını mahvetmek ister?

Dizlerinizin üzerine çökmüş bir şekilde, bir F1 aracı 80 km/h ile size doğru geliyor, bu zorlayıcı olmalı. İki saniyelik pit stoplar, F1'i ilgi çekici hale getiriyor. Ancak bu olay sonucunda FIA'nın, Ferrari'ye 50.000 euro ceza kesmesi çare olamaz, bence onun yerine bu paranın bir kısmını, Cigarini ve ailesine vermesi daha iyi olabilirdi.

Minimum pit stop zamanı uygulamak mantıklı olmaz, sadece daha sıkıcı olur ve yine sıfır risk ihtimalini garanti etmez. Ayrıca unutmayalım ki pit stopların büyük çoğunluğu sorunsuz geçiyor. Bence takımlar, istikrarlı bir şekilde hızlı pit stoplar yapmalı, imkansız derecede hızlı pit stoplar değil.

20. turda orta hamuru taktıktan sonra Mercedes, sakin bir şekilde Bottas'a yarışın sonuna kadar bu lastiklerle gideceğini söyledi, ancak bu doğru bir yaklaşım değildi, çünkü Vettel'e baskı uygulamaları gerekirdi. Yarışın bir bölümünde Vettel, çok rahat ve baskısız bir sürüş gerçekleştirdi.

Benzer bir şekilde Hamilton da, takım ile iletişim sorunları yaşadığı garip bir bölüm yaşadı. Trafikte iyi bir iş çıkaramadı ve ruh hali sebebiyle beklenen sürüşü gerçekleştiremedi.

Yarışı liderin sadece 6.5 saniye gerisinde tamamlayan Hamilton, eğer söylenenleri yapabilseydi yarışı kazanabilirdi. Ancak sonunda Vettel, Mercedes'i zekası ile alt etti.

Pierre Gasly, Toror Rosso ile hafta sonu boyunca harika bir iş çıkardı. Devamlı ilk 10 içerisindeydi ve yarışta da Magnussen ve Hulkenberg ile başa çıkmayı başardı, sonunda da Raikkonen'in yarış dışı kalmasıyla dördüncü sırada yer aldı.

Honda'nın aldığı bu sonuç, Cumartesi günü her iki Toro Rosso'nun da gerisinde kalan McLaren'in yaralarına tuz basmış oldu. Fakat, Vandoorne'un da iyi sürüşüyle McLaren, bir kez daha her iki aracıyla birlikte puan almayı başardı ve Red Bull'un da yaşadığı felaket günün ardından, takımlar şampiyonasında üçüncü sıraya yükseldi.

Bir diğer başarılı isim ise, tek pit stop ile yarışı dokuzuncu tamamlayan Marcus Ericsson oldu. Yarış boyunca birçok heyecan verici mücadele oldu, ancak bunun en büyük sebeplerinden biri, pit düzlüğünde uzatılan DRS alanıydı.

Max Verstappen, agresif olmak yerine daha dengeli bir sürüş sergilemeli. Hamilton'a yaptığı atak iyi bir denemeydi, ancak dışarıda daha çok yer bırakmalıydı. Alonso'nun orada olması da mücadeleyi etkiledi. Tamamen bir yarış kazasıydı, ancak Max son zamanlarda bunların çok fazla içinde yer alıyor. Parlak bir geleceği var, bunun üstesinden gelecektir.

Vettel, Button, Hamilton, Nico Rosberg ve Schumacher'in, 200'üncü yarışlarını kazanmaları enteresan bir istatistik. Bu, günümüz araçlarının ve pistlerinin bütünlüğünü ile  güvenliğini ve sürücülerin atletik ve profesyonel hazırlıklarının altını çiziyor.

Acaba Ferrari Pazar günü Çin'de, arka arkaya üçüncü zaferini elde edebilecek mi?