Analiz: McLaren'ın gerileme dönemi
McLaren'ın Renault motoruna geçtiği 2018 sezonuna da beklentilerin altında başlaması, takımın yaşadığı sorunların Honda'dan daha eskiye dayandığını gösteriyor. McLaren için adeta çöküş dönemi olan son 10 senedeki hataları hatırlamaya ne dersiniz?
Lewis Hamilton, McLaren Mercedes MP4/23
Sutton Images
Motorsport.com Prime İçerikleri
Motorsport.com Prime'ın üyelerine sunduğu özel içerikler
Honda ile geçirilen 3 sene boyunca, McLaren'daki herkes sorunların kaynağının motor olduğuna inanıyordu. Geçen sene Renault ile anlaşılmasının ardından, bu sene her şeyin düzeleceğine dair beklenti oluştu.
Ancak 2015 - 2017 yılları arasında şasi tarafında da sorunlar olduğu açıktı. Artık Renault motoruna geçildi ve takımın doğrudan kıyaslanabileceği rakipleri var. Ve artık, McLaren'ın şasi tarafında da ciddi sorunlarının olduğu çok açık.
Bazıları bana, Honda döneminde McLaren'ı neden çok eleştirdiğimi soruyordu. Eleştirilerimin sebebi işte bu eksikliklerdi. McLaren, zamanında çalışmış olduğum ve üst düzey performans göstermesini istediğim bir takım.
Araç bu sene paket olarak daha iyi olabilir ancak yine de düzlüklerde olması gerektiği kadar hızlı değil ve sorunları olduğu aşikar.
Bu açıdan takımın pist gereksinimlerine göre takımın şasi ile motor arasındaki dengeyi kuramayarak hata yaptığı ortaya çıkıyor.
Takımın karar mekanizmasında ve teknik açıdan koyulan hedeflerinde soru işaretleri var. Önceden Honda motoru ile motor partnerini eleştirmek en kolay yoldu ancak artık Red Bull ve Renault fabrika takımı kıyaslamaları var. Bu açıdan McLaren, mevcut durumu için kendisine ve yaptıklarına iyi bakmak zorunda.
Geçtiğimiz haftalarda McLaren F1 takımının CEO'su olan Zak Brown, teknik departmanda mesuliyet alacak insanlara ihtiyaç olduğunu söylemişti. Bu hamle, takımın gelişimi konusunda yardımcı olur tabii ki ancak şu anda takımın her bölümünde mesuliyet alacak kişiler yoksa, o zaman şirketin iyi yönetilmediğini söyleyebiliriz.
McLaren takımında düz bir yapı olduğu düşünülüyordu. En son yapılanmada takımdan ayrılan Tim Goss, Peter Prodromou ve Matt Morris, bu düz yapının tepesinde yer alıyordu ve bunun piramit yapısından daha iyi olduğu düşünülüyordu. Ancak bu asla işe yaramaz.
Her zaman mesuliyet alacak, tüm kaynakları -finansal ve insan- en iyi şekilde yönetecek ve maksimumu alacak, kısacası gemiyi yönlendirecek bir insan lazımdır. Bu insanlar karar verme açısından güçlü olmalılar. Daha da önemlisi yanlış bir yolda ilerleniyorsa ve gelişim yönünün değiştirilmesi gerekiyorsa, buna gereken hamleyi yapacak kadar güçlü insanlar olmalı.
McLaren'ın, çok uzun sürse de bu yönde ilerlemeye başlaması olumlu bir şey. Ancak yeni bir yapıyı yerleştirmek kolay bir iş değildir. Teknik direktör ya da teknik patron olarak görev yapabilecek deneyime, yeterliliklere ve vizyona sahip az insan var.
Evet, yeni insanlar çıkacaktır bunu yapabilen ancak McLaren mevcut durumu içerisinde bilinmeyen bir insan ile bunu deneyemez.
McLaren'ın bu halde olmasına sebep olan bir diğer şey ise, Woking'deki ekipmanlarının 10 sene önce olduğu gibi en üst seviyede olmaması. Bu açıdan McLaren'ın bu süreçten geçerken doğru insanları bulmasının yanında doğru teknolojik gelişimi de yapması önemli.
McLaren Teknoloji Merkezi, rüzgar tüneline göre hazırlandı ancak o artık biraz eskimiş durumda. McLaren, bu yüzden Toyota'nın Almanya'daki rüzgar tünelini kullanıyor.
Mevcut F1 araçları, çok yüksek yere basma güçlerine sahipler. Özellikle ön kanatların dış kısmının karmaşıklığı, rüzgar tünelinin iç kısmının hava akımını etkilemeyecek şekilde geniş olması gerekiyor. Rüzgar tünelinin yeterli olmadığı yerde bu tür hava akımını iyileştirecek parçalarda küçük güncellemeler yapmak imkansız olur.
McLaren bir dönem simülatör alanızda öncü konumda olsa da artık aynı pozisyonda değil. Teknoloji geliştikçe McLaren'ın bu alanda, hâlâ iyi olsa da bazı rakipleri kadar üst seviyede olmadığını söyleyebiliriz. Durum böyle olunca kolay bir şekilde yanlış yola sapabilirsiniz.
McLaren, bazı çok zengin hissedarlara sahip olduğu için şanslı olsa da, onlar varlıklarını dikkatsiz bir şekilde harcayarak zengin olan insanlar değil. Onların cepleri derin, bu yüzden geri dönüş yolunda doğru dürüst bir iş planı yapılmak zorunda. Aksi takdirde takıma karşı olan heyecanları azalabilir, özellikle de Honda ile ayrılıp Renault motoruna geçtikten sonra karşılaştıkları finansal durum karşısında...
2021 için kurallarda çok ciddi değişiklikler olacak. Bu açıdan McLaren, sıradaki büyük mücadeleye hazır olabilmek için şimdiden yapısal değişikliklere daha fazla zaman ve kaynak ayırmaya odaklanabilir. Gelecek sene geçişi arttırmak için yapılacak aerodinamik kural değişiklikleri küçük olacak. Bunun için kısa süre içerisinde araştırma için bir grup insan ayrılmak zorunda.
Bir aracı hazırlarken, bir modelleme köpük bloğu kullanmazsınız. Bir konsept belirleyip onun üzerinden başlarsınız. O konseptin, gelişim potansiyeli olmalıdır ve araştırma süresinin tur zamanı olarak geri dönüşünün olmasını beklersiniz.
McLaren, bir dönem olduğu gibi standartları belirleyen, doğrudan zirveye oynayabilen bir takım değil. McLaren artık herhangi bir takım konumunda ve başarı için Tanrı vergisi güçlere sahip değil. Bu konuda çalışmalısınız. Her takım, bu tür durumlarla karşı karşıya kalır. Önemli olan, gelecekte fark yaratabilmek için bu alanları iyi kullanabilmektir. Yediğiniz her yumrukla istediğiniz yere ulaşabilmek için gerekli değişiklikleri yapmanız gerekir.
McLaren'ın artık, Honda'dan daha öte zayıf yönlerinin olduğunu fark etmesi iyi bir şey. Artık önemli olan, teknik yapılanmada doğru kararlar almaları. Doğru kararlar alırlarsa, o zaman McLaren tekrar ileri yönde adım atabilir. Doğru adımları atamazlarsa, kısır bir döngü içerisinde dönüp dururlar.
McLaren'ın sorunları, Honda yıllarından çok öncesinde başlamıştı. Bu yazımızda, McLaren'ın son şampiyonluğunu kazandığı 2008'den bu güne kadar geçen zamana bakacağız. O dönemden beri McLaren'daki çöküşü siz de göreceksiniz.
1988'de McLaren 16 yarışın 15'ini kazanırken puan kazanma orası % 78'di. 10 sene sonra, 1998'de 16 yarışın 9'u kazanıldı ve puan kazanma oranı % 61'e geriledi. Yine de Ron Dennis döneminde, bu takımın ne kadar dominant olduğunu görebiliyorsunuz. Ancak bu iki sezon McLaren'da, teknik açıdan direksiyonda Gordon Murray ve Adrian Newey gibi önemli isimler vardı.
Son 10 senedeki istatistikler ise çok farklı. Aşağıdaki içerikte, takımlar şampiyonasındaki pozisyonlara ve puan sisteminin değişikliğine göre oranlarına baktık. McLaren, her yarışta 1-2 olsaydı, o zaman puan kazanma oranı % 100 olmuş olacaktı.
(Yıllara göre McLaren'ın durumunu görmek için fotoğrafları kaydırarak ilerleyin.)
Motorsport topluluğunun bir parçası olun
Yorumlara katılınBu İçeriği Paylaşın veya Kaydedin
Abone olun ve Motorsport.com'a reklam engelleyicinizle erişin.
Formula 1'den MotoGP'ye kadar doğrudan padoktan haber yapıyoruz çünkü biz de sizin gibi sporumuzu seviyoruz. Uzman gazeteciliğimizi sunmaya devam etmek için web sitemiz reklam kullanıyor. Yine de size reklamsız bir web sitesinin keyfini çıkarma ve reklam engelleyicinizi kullanmaya devam etme fırsatı vermek istiyoruz.
Öne Çıkan Yorumlar