Prime'a abone ol

Ücretsiz üye olun

  • Favori makalelerinize hızlı erişim sağlayın

  • Son dakika haberleri ve favori sürücülerle ilgili bildirimleri yönetin

  • Yorumlarınızla sesinizi duyurun

Motorsport prime

Premium içeriği keşfedin
Prime'a abone ol

EDİSYON

Türkİye

15 sene sonra Formula 1 mi, yoksa Formula E mi zirvede olacak?

Formula 1 ve Formula E, paralel bir şekilde ilerlemeye devam ediyor ancak dünya, 2030'larda muhtemelen günümüzden çok farklı olacak. Peki o dönemde hangisi zirvede yer alacak? James Allen inceliyor...

Stéphane Sarrazin, DS Virgin Racing

Motorsport.com Prime İçerikleri

Motorsport.com Prime'ın üyelerine sunduğu özel içerikler

15 sene sonra tek koltuklu yarış araçları içerisinde sadece bir tanesi en yukarıda yer alacak. Peki hangisi zirvenin sahibi olacak: Formula 1 mi yoksa yükselişte olan Formula E mi?

Bu soru James Allen'a Barcelona'da soruldu. Soruyu soran ise yıllardır Formula 1'de sponsorluk yapan bir şirketin yetkilisinden geldi. Herkes, motor sporları dünyasında ilerlemenin nasıl olacağını merak ediyor. Şimdiden Formula E'ye yönelen bir çok sponsor var. Sigorta devi Allianz, onların başında yer alıyor. Allianz, F1'deki yıllarını geride bırakarak Formula E'ye ağırlık verdi.

Formula E, özellikle son 12 ay içerisinde ciddi bir ivme kazandı. Porsche ve Mercedes'in bu seride diğer üreticilere katılacak olması, ABB'nin seriye isim sponsoru olması, serinin kurucusu ve CEO'su Alejandro Agag'ın tüm hisseleri satın almak için 600 milyon avro teklif etmesi, tüm dünyada büyük ilgi çekti.

Roma, Paris ve Berlin'deki son yarışlarda tüm biletler satıldı. Televizyon izlenme rakamları henüz tam olarak istenen seviyeye gelmese de, sosyal medyadaki erişim oldukça üst seviyelere ulaştı. Pistlerdeki aktivitelerde sürekli olarak taraftar sayısında artış oluyor.

F1'e derinden bağlı olan insanlar, Formula E'yi görmezden geliyorlar. Onlar, Formula E yarışlarını çekici bulmuyorlar ve gerçekçi bir motor sporları aktivitesi olduğunu düşünmüyorlar. Tamamen üreticilerden oluşan serinin ayakta kalabileceğini düşünmüyorlar çünkü motor sporları tarihi, kazanamayan üreticilerin o seriden ayrıldıklarını gösteriyor.

Ancak FE sadece bir sportif şampiyona mı yoksa teknolojik alt yapı çalışması mı?

2000'li yılların başlarını hatırlayan okuyucularımız, F1'deki üreticilerin o senelerde büyük bir güce sahip olduklarını ve F1 CEO'su Bernie Ecclestone hegemonyasına karşı Grand Prix Üreticiler Birliği'ni kurduklarını hatırlayacaktır. O dönemde Concorde Anlaşmaları'nda fayda sağladılar ve istediklerini alamazlarsa kendi serilerini kurabilecekleri söylendi.

Start of the race, Sebastian Vettel, Ferrari SF71H leads

Fotoğraf: JEP / LAT Images

O dönemde CVC, F1'deki hisseleri satın alarak tarihte pek iyi anılmayacak bir dönem yaşanmış oldu. Takımlar arasındaki para dağılımı, özel anlaşmalar nedeniyle dengesizleşti ve küçük takımlar çok fazla sorun yaşadılar.

FE'de de benzer bir durum yaşanacak mı? Özellikle Alman üreticilerin seriyi adeta silahlanma yarışına çevireceği yönünde endişeler var. Harcamalar çok dikkatli bir şekilde kontrol altında tutulmazsa, Formula E'de de bütçe yarışı ortaya çıkabilir. F1'de tam olarak bu olmuştu.

Ancak Formula E'nin bu konudaki hedefleri çok açık. Pazarlamacılar, bu hedefe ulaşmada güvenilir kampanya olmasının önemli olduğunu belirtirler.

FE, kaygı dolu başlangıcın ardından 5 sene içerisinde nasıl bir yarış tamamlayabilecek bataryalar hazırladığı mücadelesini anlatacak. Pilotlar yarış içerisinde araçlarını değiştirmek zorunda kalırken gelişen teknolojinin ardından bunu yapmak zorunda kalmayacaklar. Bu, serinin amacına yönelik çok güçlü bir mesaj.

6 ve 7. sezonda araçlar gittikçe daha da hızlanacaklar. Bu, yeni bir mücadeleyi beraberinde getirecek. Seri, hızlanan araçlarla birlikte küçük olan pistleri daha da büyütmek zorunda kalacaklar. Örnek vermek gerekirse, Paris'teki Invalides pisti artık yeterli olmayacak. Singapur ya da önerilen Miami Grand Prix pisti tarzında gerçek bir cadde pisti hazırlamak aşırı pahalı olacak.

 

 Sebastian Vettel, Ferrari SF70H
Fotoğraf: Glenn Dunbar / LAT Images

Ve seri, Silverstone ya da Monza gibi kalıcı pistlere geçiş yapamayacak çünkü o zaman gösteri çok zayıf kalır. Zaten serinin hedeflerinden birisi, yarışları elektrikli araçlar ile şehir merkezlerine taşımak.

Serinin hedefi açık. Bu seri, FIA Başkanı Jean Todt tarafından Avrupa Birliği'nin elektrikli araçların şehirlerde daha fazla reklamının yapılması isteği üzerine kuruldu.

F1, günümüzde sahibi Liberty Media tarafından "mühendislik çılgınlığı" olarak adlandırılıyor. Aşırı duygular içeriyor, araçlar içten kaliteli ve onları evcilleştiren kahraman sürücülere sahip. Tek bir hedefi yok. Yarış, spor ve duygular bir arada. Liberty'nin sahip olduğu yön bu şekilde. Bu yüzden motorları basitleştirerek harcamaların düşürülmesi ve motor sesinin yükseltilmesi hedefleniyor.

Bu süreç kapsamında MGU-H'nin kaldırılması hedefleniyor. F1 hibrit sistemindeki elektrik gücünün % 60'ı bu parçadan elde ediliyor. Üreticiler buna karşı çıkıyor olsalar da, bu plan gerçekleşirse F1, bu sektörden uzaklaşmış olacak. Ancak bu konuda daha fazla enerji yoğunluğuna sahip bataryaların gelişimi konusunda büyük bir yarış söz konusu.

Gelecek 15 seneyi dikkate alırsak, tüm dünyada ülkeler petrol ve dizel yakıtlı araçları yasaklayacak gibi görünüyorlar. Bu açıdan daha fazla elektrikli araç, daha fazla otonom araç ve yolculuk paylaşımı olacağını hayal edebiliriz.

Öyle bir dünyada, hangisi en üst seviyede tek koltuklu yarış serisi olabilir?

Motorsport topluluğunun bir parçası olun

Yorumlara katılın
Önceki haber Marchionne trajedisi, F1 ve Ferrari için ne manaya geliyor?
Sonraki haber Sainz: McLaren'la ilk sürüşümün ardından analiz etmem gereken çok fazla şey var

Öne Çıkan Yorumlar

Henüz hiç yorum yapılmadı. İlk yorum yapan olmak ister misiniz?

Ücretsiz üye olun

  • Favori makalelerinize hızlı erişim sağlayın

  • Son dakika haberleri ve favori sürücülerle ilgili bildirimleri yönetin

  • Yorumlarınızla sesinizi duyurun

Motorsport prime

Premium içeriği keşfedin
Prime'a abone ol

EDİSYON

Türkİye