Fransa Gp 2002: Rapor

Cumartesi günü başına gelen ciddi kazadan dolayı Giancarlo Fisichella yarışa katılamazken, Arrows takımı da finansal zorluklar nedeniyle her iki aracını birden yarıştan çekmişti. Yarışa katılacak olan araç sayısı ondokuzdu. Gayet iyi seyreden hava koşullarında hava sıcaklığı da yirmidört derece civarındaydı. Juan Pablo Montoya'nın yeni lastiklerle piste çıktığı, gözlerden kaçmayan önemli bir ayrıntıydı. Ve formasyon turu başladı! Barrichello, bu pistte Ralf Schumacher'in aynen geçen sezon yaşadığı gibi, start alamadı. Bu olay Brezilyalı pilot için tam bir faciaydı. Rubens yine en arka sırdan yarışa başlamak zorunda kalacaktı. Herkesin aklına önceki yarışta Barrichello'nun gösterdiği harikulade performans geldi ancak bu sefer Barrichello'nun yarışa başlayamaması Michael Schumacher'in beşinci şampiyonluğunu garantilemesi bakımından büyük avantaj olacaktı. Çünkü, Barrichello'nun birinci sıraya yerleşmesi durumunda, O'nu takım kararıyla ikinci yapmak artık imkansızdı. Barrichello formasyon turunun ardından ön lastiklerini değiştirdi. Ve yarış başladı! Montoya iyi bir çıkışın ardından çizgisini iyi kapatarak Michael'ın önünde kalmayı başardı. Ancak arka tarafta DHL Jordan Honda pilotu Takuma Sato ve BAR plotu Olivier Panis arasında bir çarpışma yaşandı ve her iki pilot da çakıl zemine sürüklendi. Barrichello yine yarışa başlayamazken, Michael Schumacher de Montoya'yı ciddi bir şekilde sıkıştırmaktan geri kalmıyordu. Panis yeni bir ön kanat takılması için, pite girdi. Michael Schumacher birinciliğe oturmak için çalışırken, Kimi Raikkonen de boş durmuyor, ikinciliğe yerleşebilmek için Michel Schumacher üzerine baskı kuruyordu. İşte bu ilk üçlü arasındaki nefis mücadele, bütün yarışın havasını değiştirerek, izleyicilere çok keyifli anlar yaşattı. Sauber takımının çaylak pilotu Felipe Massa, yarışa erken başlaması nedeniyle pitten geçme cezasına çarptırıldı. Montoya'nın liderliğinde pistte ilerleyen ilk dörtlü birbirlerine oldukça yakın seyrediyorlardı. Michael Montoya'nın yarım saniye kadar gerisinden gelirken, Raikkonen Ferrari pilotunu saniyenin onda yedisi kadarlık bir farkla takip ediyor, onun hemen arkasından da saniyenin onda dördü kadarlık farkla Ralf Schumacher ilerliyordu. Pedro de la Rosa en son sırada Takuma Sato'nun gerisinde yarışa devam ediyordu ki, bunun sebebi de büyük ihtimalle, yarış başlangıcındaki kazaya bir şekilde karışmış olmasıydı. Minardi pilotu Mark Webber onüçüncülüğe yükselirken, takım arkadaşı Alex Yoong da ufak bir spin attı. Felipe Massa aldığı cezadan dolayı pitten geçti, ancak pitten çıkarken beyaz çizgiyi ihlal ettiği için bir kez daha pitten geçme cezasına çarptırıldı. Ön taraftaki mücadele, şiddetini sürekli arttırarak devam ediyordu ancak Montoya da hafif hafif arayı açarak liderliğini hissettirmeye başlıyordu. Montoya, Michael ile arasındaki farkı yarım saniye kadar daha arttırdı. Ancak Ferrari ile Kimi Raikkonen arasındaki fark yerinde durmuyor, bir saniye daha artıyordu. Jacques Villeneuve, her yarışta olduğu gibi bu yarışta da yerinde durmuyor, sürekli Allan McNish'I sıkıştırıyordu. Ancak Toyota pilotuna asıl hamleyi yaparak, onu geride bırakmayı da bir türlü başaramıyordu. Ralf Schumacher, Kimi'yi yakalayabilmek için aracına iyice yükleniyordu ve sonunda da Kimi'yi geçebilmeyi başardı. Kimi ise pek de telaş yapmamış görünüyordu, çünkü Ralf'in arkasında kalmasının hemen ardından yarış boyunca elde ettiği en iyi tur zamanına imzasını atıyordu. Michael Schumacher de McLaren pilotuna cevap veriyor, kendisine ait en hızlı tur derecesine ulaşıyordu. İlk üç pilot, yaklaşık iki saniyelik küçük bir dilimde sıkışmış görünüyorlardı. Yirminci tura gelinmesiyle, Renault takımı iki pit-stop stratejilerinin ilk ayağına gerçekleştirmeye hazırlanıyor, pit alanında Jenson Button için hazırlıklar tamamlanmaya çalışılıyordu. İngiliz pilot 9.6 saniyelik pit-stopun ardından piste geri dönerken, Villeneuve de BAR takımına ait pite giriyordu. Jarno Trulli, Alex Yoong ve Eddie Irvine da ilk pit-stoplarını gerçekleştiren diğer pilotlar oluyorlardı. Yirmiikinci tura gelindiğinde, Ralf Schumacher de pite girdi ve ufak birkaç ayarın ardından 7.6 saniye ile yarışa katıldı. Aslında bu sıralarda yapılan pit-stoplar, sanki biraz erken olmuştu. Acaba bu pilotlar üç pit-stoplu bir strateji mi güdüyorlardı? İki tur sonra Montoya da pite giriyor ve Fransa Grand Prisi liderlik bayrağını Schumacher'e teslim ediyordu. Sekiz saniyelik pit-stopun ardından kullanılmış lastiklerle geri dönen Montoya, takım arkadaşının hemen arkasına, dördüncü sıraya yerleşiyordu. Takuma Sato son virajda kontrolü kaybediyor ve böylece Jordan için bu yarışın sonu gelmiş oluyordu. Yirmialtıncı tur ile birlikte pite giren Michael, yine lider olarak piste dönebilmeyi başardı ancak, aynı Sato'nun işlediği hatada olduğu gibi, O da pit sonundaki beyaz çizgiyi ihlal etmiş görünüyordu. McLaren garajında Kimi ve David için hazırlıklar tamamlanmış görünüyordu ki, Coulthard pite girdi. Coulthard'ın aracına, onbir saniyelik pit ziyaretinde, büyük miktarda yakıt ikmali yapıldı. Yapılan pit-stopların ardından gerçekleşen ilk dört Schumacher, Montoya, Raikkonen ve Ralf Schumacher şeklinde idi. Raikkonen Montoya'yı ikincilikten indirmeye çalışırken, yarış komiserleri de Schumacher'in pit çıkışında beyaz çizgiyi ihlal edip etmediğini araştırıyorlardı. BAR pilotu Olivier Panis'in kendi memleketinde yapılan bu yarışı terketmesiyle, pistteki araç sayısı da onaltıya geriledi. Bu sırada Michael Schumacher'e de pitten geçme cezası verildi ancak Michael pek de pite girmeye niyetli görünmüyordu. Bunun üzerine Ron Dennis, öfkesinden adeta deliye döndü. Çünkü Michael'in da, Massa gibi, cezasını çekmesi gerektiğini düşünüyordu. Sonunda Michael pite girdi ve yarışın bitmesine otuzyedi tur kala liderliği Montoya'ya kaptırdı. Raikkonen ikinci olarak yarışa devam ederken, Michael ancak üçüncülüğe yerleşebilmişti. Jacques Villeneuve, aracındaki Honda marka motorun iflas etmesiyle, yarışı terkediyor, böylece BAR takımı için de günün sonu gelmiş oluyordu. 1997 sezonu şampiyonu Villeneuve onunculuğu Mika Salo'ya devrederken, Allan McNish'i geçen Mark Webber de onbirinciliğe yükseliyordu. Montoya, Allan McNish'e tur bindirirken, Kimi Raikkonen geride kalıyordu. Michael da bu avantajdan yararlanarak Finlandiyalı pilotu avlamak istedi ancak bunda başarılı olamadı. Montoya ikinci kez pit-stopa girerek, rakiplerini trafik ile başbaşa bıraktı. Böylece Raikkonen Fransa Grand Prisi'nin liderliğini ele geçirdi. Montoya pitten onbir saniyede ayrılabilirken, O'nun hemen arkasından da takım arkadaşı Ralf pite girdi. Ralf 9.6 saniye gibi daha kısa bir sürede pitten çıkmayı başardı ancak aynı Felipe Massa ve ağabeyi Michael gibi, O da pit çıkışındaki beyaz çizgiyi ihlal etti. Ralf Schumacher pitten geçme cezasına çarptırılırken, Kimi Raikkonen ve Michael Schumacher de Magny-Cours pistinde elde ettikleri tur dereceleri ile, Montoya'yı iyice geride bırakıyorlardı. Michael ikinci pit-stopunu da gerçekleştirdikten sonra, Montoya'nın önünde piste geri dönmeyi başardı. İşte şimdi Kimi Raikkonen'in tüm marifetini sergilemesinin vakti gelmişti. Acaba Finlandiyalı pilot bugün, ilk birinciliğini elde edebilecek miydi? Pite girme sırası şimdi Kimi'deydi ancak Kimi 8.7 saniyelik pit-stopun ardından tekrar lider olarak yarışa dönmesini bilmişti! Mika Salo'nun kullandığı Toyota'nın iflası ve Felipe Massa'nın da garaja girmesiyle yarıştan iki pilot daha ayrıldı. Ancak bu tur bitmeden Jarno Trulli de ayrılanlar kervanına katılınca, bir turda üç pilot yarışı bırakmış oldu. Aracının arka kanadının yerinden kopmasının ardından, kontrolü kaybeden Eddie Irvine da Jaguarı ile pist dışına sürüklendi. Böylece pistte kalan araç sayısı onbire düşerken, David Coulthard da ikinci ve son kez pite giriyordu. Pitten, Montoya ile Schumacher'in arasına, dördüncü pozisyonda çıkan Coulthard da çizgi ihlali yapanlara katılıyordu. Böylece, bugün yarışta çizgi ihlali yapan pilotların sayısı da dörde yükseliyordu. Birinci olması halinde beşinci kez Dünya Þampiyonu olmayı garantileyecek Michael, liderliği ele geçirebilmek için Kimi'nin ensesinden ayrılmıyordu. Coulthard aldığı ceza nedeniyle pite girerken, Montoya da aracını yolda tutabilmek için büyük çaba sarfediyor, ancak bunda başarılı olamayarak takım arkadaşına karşı da bir saniye kaybediyordu. Montoya'nın yaptığı hata sayesinde, coulthard piste tekrar üçüncü olarak dönebildi. Jenson Button da bu sırada, nedeni anlaşılamasa da, üçüncü pit-stopunu gerçekleştiriyordu. İngiliz pilot bugün Fransa'dan puanla ayrılmaya kararlı olduğunu göstererek, altıncı olarak yarışa yeniden katıldı. David işbaşı yaparak yen bir en hızlı tur derecesi elde etti ancak önündeki ikili ile arasındaki fark da onbir saniyeye kadar çıkmıştı. Aradaki farkı kapatması imkansız gibi görünüyordu. Montoya ise iyice yavaşlamıştı, çünkü arka tekerleri neredeyse paçavra olmuştu. Bitişe sekiz tur kala Raikkonen de Pedro de la Rosa'ya tur bindirmeye hazırlanıyordu. Michael da Finlandiyalı pilota iyice yaklaşıyordu. Belki de galibiyetinin sadece birkaç dakika ötede olduğunu düşünüyordu. Bu sırada, Allan McNish de Toyotası ile spin atarak yarışdışı kalanlar listesine eklendi. Michael gittikçe daha da yaklaşıyor, Kimi'nin bir anlık hatasını kolluyordu ki, Adelaide virajına hatalı giren Kimi, rakibine büyük bir fırsat sundu. Bu fırsatı kaçırmayan Schumacher en sonunda Kimi'yi avlayarak liderlik koltuğuna oturdu. Schumacher'in tarihe geçmesine çok az zaman kalmıştı. Böylece Michael, Juan Manuel Fangio'nun yaptığını tekrarlayacak, bütün taraftarlrının beklediği gibi beşinci kez dünya şampiyonluğunu ilan edecekti. Bu büyük başarıya sadece üç tur kalmıştı. Ve yarış tamamlandı. Michael çizgiyi geçtiğinde, taraftarları adeta çılgına döndüler! Tebrikler Michael Schumacher. İlk altı şöyle gerçekleşti; Michael Schumacher, Kimi Raikkonen, David Coulthard, Juan Pablo Montoya, Ralf Schumacher ve Jenson Button